Neşeli Çiftlik Masalı

Bir zamanlar, yemyeşil tepelerin arasında, küçük ama çok neşeli bir çiftlik vardı. Adı da tam yerine yakışır şekilde Neşeli Çiftlik idi. Bu çiftlikte, hayvanlar konuşur, şarkılar söyler ve her gün birbirinden güzel maceralar yaşanırdı.
Çiftlik sahibi Dede Hasan, uzun beyaz sakalı ve kocaman güler yüzüyle herkesin sevgisini kazanmıştı. Çocuklar onu çok severdi çünkü her zaman ilginç hikâyeler anlatır ve hayvanlarla konuşurdu. Ama en çok sevdiği hayvanlar arasında bir Horoz Şakir, İnek Boncuk, Köpek Karabaş ve Kedi Mırmır vardı.
Bir gün, çiftlikte büyük bir heyecan yaşandı. Horoz Şakir, sabah erkenden herkesi uyandırmak için ötmeye hazırlanıyordu ama bir türlü sesi çıkmıyordu!
Horoz Şakir: "Öhö öhö! Kikir... Kikiriki... Aaa! Yok! Sesim çıkmıyor!"
O an İnek Boncuk, ahırından kafasını uzattı ve şaşkınlıkla sordu:
İnek Boncuk: "Ne oldu Şakir? Neden ötmedin bu sabah?"
Horoz Şakir: "Bilmiyorum Boncuk! Her sabah çiftliği uyandırırım ama bugün sesim çıkmıyor! Ne yapacağım ben?"
Kedi Mırmır, hemen yanlarına geldi. Kuyruğunu kıvırarak sordu:
Kedi Mırmır: "Hmm... Sesin mi kısıldı yoksa çok mu bağırdın dün gece?"
Horoz Şakir: "Hayır! Dün gece erken yattım, ama sabah kalkınca ötemedim!"
O sırada Dede Hasan geldi ve Şakir’i inceledi. Sonra güler yüzüyle, "Bu işin bir çaresi vardır!" dedi.
Dede Hasan: "Şakir, sanırım biraz fazla kuru yem yemişsin. Ses tellerin kurumuş olabilir. Sana biraz ballı ılık su verelim, belki toparlanırsın."
Şakir, ballı suyu içerken Köpek Karabaş hızla yanlarına geldi.
Köpek Karabaş: "Dede Hasan! Bahçede bir yabancı var! Gördünüz mü?"
Herkes heyecanla bahçeye koştu. Gerçekten de çitlerin kenarında küçük, titrek bir tavşan duruyordu. Gözleri korkuyla açılmıştı ve sanki yardıma ihtiyacı vardı.
Dede Hasan: "Hey küçük dostum, ne oldu sana?"
Tavşan: "Benim adım Pamuk... Evimi kaybettim. Ormanda yaşardım ama geçen gece büyük bir rüzgar çıktı, yuva yaptığım yer dağıldı. Ne yapacağımı bilmiyorum..."
İnek Boncuk: "Aaa, ne üzücü! Sen bizimle kalabilirsin Pamuk!"
Köpek Karabaş: "Evet evet! Neşeli Çiftlik’te kimse aç kalmaz. Hepimiz birbirimize yardım ederiz!"
Dede Hasan: "Tabii ki, Pamuk! Bizim misafirimiz olabilirsin. İstersen kendine yeni bir yuva yapana kadar burada kalabilirsin."
Pamuk’un gözleri sevinçle parladı. O sırada Horoz Şakir, ballı suyun etkisiyle biraz daha iyi hissetmeye başladı ve heyecanla bağırdı:
Horoz Şakir: "Kikirikiii! Ooo, sesim geri geliyor!"
Herkes sevinçle gülüştü. Tam o anda, gökyüzünde kara bulutlar belirdi ve rüzgar esmeye başladı. Neşeli Çiftlik sakinleri hemen hazırlıklara koyuldu.
Dede Hasan: "Herkes dikkatli olsun! Fırtına yaklaşıyor gibi görünüyor."
Hayvanlar hızla birbirlerine yardım etmeye başladı. Kedi Mırmır, küçük hayvanları güvenli bir yere götürdü. İnek Boncuk, samanları rüzgardan korumak için ahırın kapısını kapattı. Köpek Karabaş, çitleri kontrol etti.
Fırtına kısa sürdü ama çiftlikte bazı zararlar olmuştu. Çitin bir kısmı devrilmişti ve tavukların yemleri ıslanmıştı.
Pamuk: "Bana bir kürek verin, çitleri onarmaya yardım edeyim!"
Dede Hasan: "Vay canına! Sen gerçekten çalışkan bir tavşansın Pamuk!"
Bütün hayvanlar el birliğiyle çalıştı ve birkaç saat içinde Neşeli Çiftlik yine eski haline döndü.
Sonunda herkes derin bir nefes aldı. Horoz Şakir, fırtına sonrası sabahın ilk ışıklarında yeni yuvasında uyuyan Pamuk’a baktı ve hafifçe öttü:
Horoz Şakir: "Kikirikiii! Bugün yeni bir arkadaş kazandık!"
Herkes mutluluk içinde güldü. O günden sonra, Pamuk Neşeli Çiftlik'in en çalışkan üyelerinden biri oldu. Artık onun da sıcak bir yuvası ve sevgi dolu bir ailesi vardı.
Ve böylece, Neşeli Çiftlik’te her gün olduğu gibi, mutluluk ve dostluk dolu bir gün daha sona erdi.